Interview with a not displaced Woman resident
Item
Is Part Of
Interview
Type
text
Identifier
INT_010
Title
Interview with a not displaced Woman resident
Creator
Groundhem
Contributor
not displaced Woman resident
Description
INTERVIEW 10
Language
Turkish
Subject
Sur, Dispossession, Gentrification
Source
https://docs.google.com/document/d/1lT5E-7OVKIHRnviahoYQ0B1L9VguCMt1/edit
extracted text
-Ne zaman geldiniz ?
-Sene 92 de.
-Gelme nedeniniz neydi?
-Göçtü kısacası. Köy yeriydi. Kardeşler nüfus çoktu aslında. Yapamadık. Zaten gelmeyi de
düşünüyorduk. Zorbalıkla değil isteyerek geldik.
-Nereden geldiniz?
-Diyarbakır Hazro ilçesine bağlıyız.
-Geldiğiniz zaman bu evde kimler yaşıyordu?
-Kimler yaşıyordu? Bizim Koçer dediğimiz, he yani ne oluyor, göçebeler,onlar
oturuyordu.Topraktı yani komple.
-Ev topraktı..
-Ev topraktı, yani şu an gördüğümüz taşlar hariç geri kalan hepsi topraktı zaten, kerpiçti
bildiğimiz. Ondan sonra biz gelmeden bir kaç 2 ay öncesinden yıkıldı . Şu bölüm
kendiliğinden yıkıldı. Evin üstüne çöktü. Biraz yardıma da geldik kısacası.Evin eşyasını falan
çıkardık.O şekil , bodrumlar hepsi boştu zaten, öyle..
-Önceden kime ait olduğunu biliyormuydunuz?
-Ev sahibinimi?
-Hı hı, yani Koçerlerden önce kimler yaşıyordu? Mesela yüz yıl öncesi
-Ondan öncesini bilmiyorum. Abimin bilgisi var bu konuda. Ama benim tam olarak yok.
Yani Cemil Paşa ile bir bağlantısı var. Cemil Paşa Hanı ile evet. Bildiğim onların hani
bakıcımı ne artık onun gibi bir şey hizmetçileri burda yaşıyormuş gibi. Yani bir bayandan söz
ediyorlar böyle değerli bir bayandan bahsediyorlar. Ona aitmiş. Yaş olarakta 900 yaşında şu
anda bu ev.
-Bu ev 900 yaşında?
-Evet
-Peki burda sosyal yaşantınız nasıldır?Kaç kişi kalıyorsunuz?
-Sosyal yaşantı şu anda 4 ev oturuyor. Üç kardeş oturuyor anne baba oturuyor. Öyle kendi
aralarında geçiniyorlar. bir sıkıntı da yok çok şükür.
-Çocukların sosyal yaşantısı?
-sosyal yaşam işte okula git gel, çokta sosyal değiller. O kadar fazla da yok.Kuranı kerim
okuyorlar onun dışında yok.
-Peki komşuluk ilişkileriniz nasıl?
-Çok iyi çok şükür.Komşularımızdan memnunuz. Hiç bir sıkıntımız olmadı bu güne kadar hiç
yaşamadık. Burda büyüdük kısacası öyle devam ediyor.Bir aile gibiyiz yani. Aç olduk mu
onlar verir, bizim olmadımı onlar verir
-Yani yardımlaşma
-Tabi tabi bir ev gibiyiz aile gibiyiz komşularımızla evet.Çok değerli insanlar.
-Diyelimki bir apartmanda yaşasaydın apartman hayatıyla farkı ne biz bunu merak ediyoruz.
-Apartman hayatı ile çok farkı var. Ben şu anda apartmanda oturuyorum şahsen.Komşuluk
yok, merhaba yok,evet yok. Herkes kendi derdinde. Herkes kapısını kapatıyor. Burda
komşuluk var, muhabbet var, ikram var, insanlık var diyeyim yani. Mahalle farklı bir şey .
Apartmanla kıyaslanamaz mümkün değil. Apartmanda yabancısın. Herkes birbirine yabancı.
Selam sabah yok. Ama burası öyle değil.Geçiyorsun sokaktan bir sürü konu komşu 'uğurlar
olsun, nasılsın , ne yapıyorsun ,gel bir çay iç, bir otur yemek yiyelim' ikram var.Burada yani
apartmanda yok . Burası Böyle. Onun ayrıcalığı çok farklı. Rahatız yani. Rahatsız edeni yok.
Nefes alıyor. Serinliği bir yandan.Sıcaklık tabi aynı. Sıcaklık heryerde aynı da. Yani serin
siyah taşlar olduğu için serinliği var. Rahatlığı çok.
-Daha güzel yani
-Tabiki de
-Bu soruya cevap vermek zorunda değilsin. Nasıl kendini rahat hissediyorsan..
-Tamam
-Burada bir kamulaştırma kararı var. Bunun yanında çok kötü olaylar yaşandı.Çatışmalar
yaşandı. İnsanlar göç ettirilmeye çalışıldı.
-Öyleydi oldu da.
-Bunun nedeni sence neydi? İstiyorsan cevap verme ama iki üç kelime neden oldu?
-Nedenini bilmiyorum. Yani bizim de kendi fikrimiz yok. Sadece çevreden duyduğum
kadarıyla.
Bir yeraltı çalışması falan varmış. Yani bildiğin hazine gibisinden onun derdinde yerlermiş
gibi öyle duyduk bizler. Kendi fikrimiz değil. Olamaz da zaten ki ev bize ait kimse bizden
alamaz. Allah'ındır, bizimdir yani sıkıntı yok bu konuda hiç bir şekilde.Sadece bu kadarı
biliyoruz.. onun dışında fikrimiz yok.Tabii ki de eski olduğu için bir geri dönüşüm şart yani .
Bu evler içinde şart. Eski haline gelmesini biz de çok istiyoruz. Zamanında yani onarım
yapmak için babamın maddi durumu elverişli değildi. Ankara'ya bir tebligat yolladık. Kabul
olmuş. kısacası. Gelene kadar da büyük etmişler döküldüğü için Hacı baba kalktı yerle bir etti,
yıktı. Orada durdu yani .Adamlar geldi betona çevirir misiniz?falan fistan kaldı...
-Sizler çalışıyormusunuz kadınlar?
-Yo şu anda çalışmıyoruz.Hepsi ev hanımı.
-Eşler ne iş yapıyor?
-Eşler kimi serbest meslek , hepsi serbest meslek şu anda zaten.
-Ne tarafta ? Sur tarafındamı yani?
-Sur tarafında, yeni halde çalışıyorlar.
-Yani buralara yakın
- Kesinlikle buralara yakın.Şu anda iki abim spor salonunda çalışıyor bildiğiniz.Öyle yani
,aylık değil günlük olacak kısacası.
-Çok teşekkürler
- Rica ederiz.
-Evi satma nedenininiz nedir?
- Evi satma isteği şöyle ,Hacı baba çok yaşlı .Baba yaşlı evet .Bir de kardeşler var. Biz 11
kardeşiz .Yani babamın amacı bir an önce hani satıpta çocuklarına bölüştürmek .Onlar da bir
yer yani istediği yere gidebilmek ki burada eşler anlaşamıyoruz kısacası. Gelinlerin hepsi elti
olduğu için, kendi evlerine ayrı gitmek istiyorlar. Evet aynen öyle amaçları bu başka yok.
-Teşekkürler
-Rica ederim.
-Söyleyeceğin başka bir şey var mı ? sosyal hayatla ilgili, yani şikayetçi olduğun, hoşuna
giden , aklına ne gelirse
-insan gelişmesini ister burası ki kendi halkı kendi milleti konu komşusu. bİr huzur istiyoruz
kısacası amma velakin bir çok konu komşunun evleri falan yıkıldı.Hiç hoşluk da olmadı.
Kısacası bizim de çıkmamızın sebebi buydu zaten. Hani gidersek buradan bu ev tamamıyla
yıkılır. Yani yıkılacaktı . Yıkılacağını biliyorduk ve arsa da artık bir para etmiyor. Amacımız
bu evi tekrardan eski haline getirmek ve insanlara hani bir nevi faydası dokunabilirsin. Bir
işletme yeri olabilir. Bir kafe bir şeye Restoran falan olabilir. Yani büyük Çünkü 260
metrekare .
-260 metrekare
- Evet.
-900 sene olduğunu düşünüyorsunuz.
-Evet evet. Daha üzeri de olabilir. Yani o küsuratı biliyorum.
-Bodrumu varmış . Bodrumu doldurmuşlar
- Evet kileri vardı. Bodrumlar vardı yıkıldı için toprak çoktu çünkü.Yani Sokaklar dar olduğu
için taşıma imkanı yoktu. Mecburen içine doldurmaya karar verdik. Evet yetmiyor sokaklar
dar.Kerpiçleri oraya doldurduk. Ha çıkar mı çıkıyor .Tekrar çıkabilir. Yeni suların
taşınmasıyla birlikte eski sular kendini yeraltına verdi bodrumlara. Su aktı hafif şimdi
bilmiyorum. Tabi boşaltılınca ancak anlayacak öyle .
-Eskiden kanallar varken su kendine yol buluyordu gidiyordu kanallara .Eski teknoloji ile
.Mümkün değil eskiden hiç bir bodruma su akmıyordu .Yeni kanallar döşeme yapıldı, ondan
sonra bodruma su akmaya başladı. Yani her bir parçanın diyelim veyahutta kilisenin diyelim
muhakkak hepsini misafirhaneleri etrafta oradaki insanların hepsinin evi böyle yakın.
Yani hem oradan üst geçit hem de alt geçit tüneller var. Hepsi birden labirent gibi birbirine
bağlı.Ayrı gayrı yoktu.Bu ne çağrıştırıyor insanın beyninde mesela. O zamanki insanların
birbirine olan samimiyetini. O zaman birbirlerine öteki gibi hangi dindendir hangi ırktandır
bakmıyorlarmış. İnsanlar yaşamlarına bakıyordu. Herkeste yaşamından memnundur yani
inancından işinden gücünden.Zaten şimdi eski burdaki zanaatkarların hepsi gayrı müslim.
Mesela kimisi gümüşçüdür.Gümüş dükkanları bodrumlarda vardır.
Mesela atıyorum buranın eski kuyumcuları hepsi öyle çanak çömlek işlemeciler falan hepsi
gayrimüslimler. Bizimkiler sonradan köylerden şurdan burdan gelip onların sanatını biraz
öğrenmiştir. Kadayıf mesela Ermenilerin. Bir sürü eski meslekler onların.
şimdi köşedeki ev diyor ya şimdi madde bağımlıları ,bu şahıslar Mesela bu binaları
gelişigüzel Hem orada kullanıyorlardı Bir de çevreyi rahatsızlık veriyorlardı .Şimdi peyderpey
artık bu evlerin restorasyonu ile ayrı bir külfet, maliyet çıkıyor. Yüksek bir maliyet.Şimdi orta
seviyede , orta ölçekte insanlar olduğu için dar gelirlilerin evleri olduğu için bu evlerin
restorasyonunu yapmak biraz zor.Bir de onların ustasını bulmak ayrı. Birde ustaları da bayağı
marifet istiyor ya ,birde pahalı olduğu için şimdi bu evler çok var surda.yani nerden baksan
şu evler mesela yasaklı yer , bir de çevre şehirciliğin şey yaptığı yerler. daha çok mesela eski
tarihi evlerin yüzde yani hemen hemen diyelim 40 -50 si hepsi böyle metruk yapı olarak
kullanılıyor.Çünkü bir daha yapamıyor.bir de mesela bu da var. Şimdi aile mesela ufak
diyelim şimdi bunlar tapuda atıyorum mesela burdan gidenler İstanbul'a yerleşenler farklı
yere yerleşenler sağda solda Avrupa'ya yerleşenler şimdi bunların hepsi tapuları müşterek 20
kişi 30 kişi. Bir de o sorun var. 1. elden mesela tapuda bulmak zor.Ya mesele yapıdan
kaynaklanıyor, ya tapudan kaynaklanıyor.Bu şekil yani.
-Sene 92 de.
-Gelme nedeniniz neydi?
-Göçtü kısacası. Köy yeriydi. Kardeşler nüfus çoktu aslında. Yapamadık. Zaten gelmeyi de
düşünüyorduk. Zorbalıkla değil isteyerek geldik.
-Nereden geldiniz?
-Diyarbakır Hazro ilçesine bağlıyız.
-Geldiğiniz zaman bu evde kimler yaşıyordu?
-Kimler yaşıyordu? Bizim Koçer dediğimiz, he yani ne oluyor, göçebeler,onlar
oturuyordu.Topraktı yani komple.
-Ev topraktı..
-Ev topraktı, yani şu an gördüğümüz taşlar hariç geri kalan hepsi topraktı zaten, kerpiçti
bildiğimiz. Ondan sonra biz gelmeden bir kaç 2 ay öncesinden yıkıldı . Şu bölüm
kendiliğinden yıkıldı. Evin üstüne çöktü. Biraz yardıma da geldik kısacası.Evin eşyasını falan
çıkardık.O şekil , bodrumlar hepsi boştu zaten, öyle..
-Önceden kime ait olduğunu biliyormuydunuz?
-Ev sahibinimi?
-Hı hı, yani Koçerlerden önce kimler yaşıyordu? Mesela yüz yıl öncesi
-Ondan öncesini bilmiyorum. Abimin bilgisi var bu konuda. Ama benim tam olarak yok.
Yani Cemil Paşa ile bir bağlantısı var. Cemil Paşa Hanı ile evet. Bildiğim onların hani
bakıcımı ne artık onun gibi bir şey hizmetçileri burda yaşıyormuş gibi. Yani bir bayandan söz
ediyorlar böyle değerli bir bayandan bahsediyorlar. Ona aitmiş. Yaş olarakta 900 yaşında şu
anda bu ev.
-Bu ev 900 yaşında?
-Evet
-Peki burda sosyal yaşantınız nasıldır?Kaç kişi kalıyorsunuz?
-Sosyal yaşantı şu anda 4 ev oturuyor. Üç kardeş oturuyor anne baba oturuyor. Öyle kendi
aralarında geçiniyorlar. bir sıkıntı da yok çok şükür.
-Çocukların sosyal yaşantısı?
-sosyal yaşam işte okula git gel, çokta sosyal değiller. O kadar fazla da yok.Kuranı kerim
okuyorlar onun dışında yok.
-Peki komşuluk ilişkileriniz nasıl?
-Çok iyi çok şükür.Komşularımızdan memnunuz. Hiç bir sıkıntımız olmadı bu güne kadar hiç
yaşamadık. Burda büyüdük kısacası öyle devam ediyor.Bir aile gibiyiz yani. Aç olduk mu
onlar verir, bizim olmadımı onlar verir
-Yani yardımlaşma
-Tabi tabi bir ev gibiyiz aile gibiyiz komşularımızla evet.Çok değerli insanlar.
-Diyelimki bir apartmanda yaşasaydın apartman hayatıyla farkı ne biz bunu merak ediyoruz.
-Apartman hayatı ile çok farkı var. Ben şu anda apartmanda oturuyorum şahsen.Komşuluk
yok, merhaba yok,evet yok. Herkes kendi derdinde. Herkes kapısını kapatıyor. Burda
komşuluk var, muhabbet var, ikram var, insanlık var diyeyim yani. Mahalle farklı bir şey .
Apartmanla kıyaslanamaz mümkün değil. Apartmanda yabancısın. Herkes birbirine yabancı.
Selam sabah yok. Ama burası öyle değil.Geçiyorsun sokaktan bir sürü konu komşu 'uğurlar
olsun, nasılsın , ne yapıyorsun ,gel bir çay iç, bir otur yemek yiyelim' ikram var.Burada yani
apartmanda yok . Burası Böyle. Onun ayrıcalığı çok farklı. Rahatız yani. Rahatsız edeni yok.
Nefes alıyor. Serinliği bir yandan.Sıcaklık tabi aynı. Sıcaklık heryerde aynı da. Yani serin
siyah taşlar olduğu için serinliği var. Rahatlığı çok.
-Daha güzel yani
-Tabiki de
-Bu soruya cevap vermek zorunda değilsin. Nasıl kendini rahat hissediyorsan..
-Tamam
-Burada bir kamulaştırma kararı var. Bunun yanında çok kötü olaylar yaşandı.Çatışmalar
yaşandı. İnsanlar göç ettirilmeye çalışıldı.
-Öyleydi oldu da.
-Bunun nedeni sence neydi? İstiyorsan cevap verme ama iki üç kelime neden oldu?
-Nedenini bilmiyorum. Yani bizim de kendi fikrimiz yok. Sadece çevreden duyduğum
kadarıyla.
Bir yeraltı çalışması falan varmış. Yani bildiğin hazine gibisinden onun derdinde yerlermiş
gibi öyle duyduk bizler. Kendi fikrimiz değil. Olamaz da zaten ki ev bize ait kimse bizden
alamaz. Allah'ındır, bizimdir yani sıkıntı yok bu konuda hiç bir şekilde.Sadece bu kadarı
biliyoruz.. onun dışında fikrimiz yok.Tabii ki de eski olduğu için bir geri dönüşüm şart yani .
Bu evler içinde şart. Eski haline gelmesini biz de çok istiyoruz. Zamanında yani onarım
yapmak için babamın maddi durumu elverişli değildi. Ankara'ya bir tebligat yolladık. Kabul
olmuş. kısacası. Gelene kadar da büyük etmişler döküldüğü için Hacı baba kalktı yerle bir etti,
yıktı. Orada durdu yani .Adamlar geldi betona çevirir misiniz?falan fistan kaldı...
-Sizler çalışıyormusunuz kadınlar?
-Yo şu anda çalışmıyoruz.Hepsi ev hanımı.
-Eşler ne iş yapıyor?
-Eşler kimi serbest meslek , hepsi serbest meslek şu anda zaten.
-Ne tarafta ? Sur tarafındamı yani?
-Sur tarafında, yeni halde çalışıyorlar.
-Yani buralara yakın
- Kesinlikle buralara yakın.Şu anda iki abim spor salonunda çalışıyor bildiğiniz.Öyle yani
,aylık değil günlük olacak kısacası.
-Çok teşekkürler
- Rica ederiz.
-Evi satma nedenininiz nedir?
- Evi satma isteği şöyle ,Hacı baba çok yaşlı .Baba yaşlı evet .Bir de kardeşler var. Biz 11
kardeşiz .Yani babamın amacı bir an önce hani satıpta çocuklarına bölüştürmek .Onlar da bir
yer yani istediği yere gidebilmek ki burada eşler anlaşamıyoruz kısacası. Gelinlerin hepsi elti
olduğu için, kendi evlerine ayrı gitmek istiyorlar. Evet aynen öyle amaçları bu başka yok.
-Teşekkürler
-Rica ederim.
-Söyleyeceğin başka bir şey var mı ? sosyal hayatla ilgili, yani şikayetçi olduğun, hoşuna
giden , aklına ne gelirse
-insan gelişmesini ister burası ki kendi halkı kendi milleti konu komşusu. bİr huzur istiyoruz
kısacası amma velakin bir çok konu komşunun evleri falan yıkıldı.Hiç hoşluk da olmadı.
Kısacası bizim de çıkmamızın sebebi buydu zaten. Hani gidersek buradan bu ev tamamıyla
yıkılır. Yani yıkılacaktı . Yıkılacağını biliyorduk ve arsa da artık bir para etmiyor. Amacımız
bu evi tekrardan eski haline getirmek ve insanlara hani bir nevi faydası dokunabilirsin. Bir
işletme yeri olabilir. Bir kafe bir şeye Restoran falan olabilir. Yani büyük Çünkü 260
metrekare .
-260 metrekare
- Evet.
-900 sene olduğunu düşünüyorsunuz.
-Evet evet. Daha üzeri de olabilir. Yani o küsuratı biliyorum.
-Bodrumu varmış . Bodrumu doldurmuşlar
- Evet kileri vardı. Bodrumlar vardı yıkıldı için toprak çoktu çünkü.Yani Sokaklar dar olduğu
için taşıma imkanı yoktu. Mecburen içine doldurmaya karar verdik. Evet yetmiyor sokaklar
dar.Kerpiçleri oraya doldurduk. Ha çıkar mı çıkıyor .Tekrar çıkabilir. Yeni suların
taşınmasıyla birlikte eski sular kendini yeraltına verdi bodrumlara. Su aktı hafif şimdi
bilmiyorum. Tabi boşaltılınca ancak anlayacak öyle .
-Eskiden kanallar varken su kendine yol buluyordu gidiyordu kanallara .Eski teknoloji ile
.Mümkün değil eskiden hiç bir bodruma su akmıyordu .Yeni kanallar döşeme yapıldı, ondan
sonra bodruma su akmaya başladı. Yani her bir parçanın diyelim veyahutta kilisenin diyelim
muhakkak hepsini misafirhaneleri etrafta oradaki insanların hepsinin evi böyle yakın.
Yani hem oradan üst geçit hem de alt geçit tüneller var. Hepsi birden labirent gibi birbirine
bağlı.Ayrı gayrı yoktu.Bu ne çağrıştırıyor insanın beyninde mesela. O zamanki insanların
birbirine olan samimiyetini. O zaman birbirlerine öteki gibi hangi dindendir hangi ırktandır
bakmıyorlarmış. İnsanlar yaşamlarına bakıyordu. Herkeste yaşamından memnundur yani
inancından işinden gücünden.Zaten şimdi eski burdaki zanaatkarların hepsi gayrı müslim.
Mesela kimisi gümüşçüdür.Gümüş dükkanları bodrumlarda vardır.
Mesela atıyorum buranın eski kuyumcuları hepsi öyle çanak çömlek işlemeciler falan hepsi
gayrimüslimler. Bizimkiler sonradan köylerden şurdan burdan gelip onların sanatını biraz
öğrenmiştir. Kadayıf mesela Ermenilerin. Bir sürü eski meslekler onların.
şimdi köşedeki ev diyor ya şimdi madde bağımlıları ,bu şahıslar Mesela bu binaları
gelişigüzel Hem orada kullanıyorlardı Bir de çevreyi rahatsızlık veriyorlardı .Şimdi peyderpey
artık bu evlerin restorasyonu ile ayrı bir külfet, maliyet çıkıyor. Yüksek bir maliyet.Şimdi orta
seviyede , orta ölçekte insanlar olduğu için dar gelirlilerin evleri olduğu için bu evlerin
restorasyonunu yapmak biraz zor.Bir de onların ustasını bulmak ayrı. Birde ustaları da bayağı
marifet istiyor ya ,birde pahalı olduğu için şimdi bu evler çok var surda.yani nerden baksan
şu evler mesela yasaklı yer , bir de çevre şehirciliğin şey yaptığı yerler. daha çok mesela eski
tarihi evlerin yüzde yani hemen hemen diyelim 40 -50 si hepsi böyle metruk yapı olarak
kullanılıyor.Çünkü bir daha yapamıyor.bir de mesela bu da var. Şimdi aile mesela ufak
diyelim şimdi bunlar tapuda atıyorum mesela burdan gidenler İstanbul'a yerleşenler farklı
yere yerleşenler sağda solda Avrupa'ya yerleşenler şimdi bunların hepsi tapuları müşterek 20
kişi 30 kişi. Bir de o sorun var. 1. elden mesela tapuda bulmak zor.Ya mesele yapıdan
kaynaklanıyor, ya tapudan kaynaklanıyor.Bu şekil yani.